Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu çocukluk çağında başlayıp, yetişkinlikte de sürebilen durumlardır.Kişilerin dikkat, algılama ve öğrenme gibi bilişsel işlevlerinde güçlükler yaratırken,eğitimleri ve akademik başarılarında, davranışları, duygusal yaşamları ve de kişilerarası ilişkilerinde yol açtığı sorunlarla, onların yaşamın farklı alanlarında zarar görmelerine neden olabilmektedir.
Bu bozukluğu olanlar eğer dikkat eksikliği ön planda ise; çoğu kez ders çalışmayan, çalışsa da yeterince öğrenemeyen, tembel, dalgın, unutkan bu nedenle eşyalarını vs. kaybeden, söylenenleri dinlemiyor gibi davranan, dikkatini bir konu üzerine odaklayamayan, yapması gerekenleri organize edemeyen kişiler olarak değerlendirilirken, hiperaktivitesi ön planda gelenler ise yerinde duramayan, aşırı hareketli, her şeye burnunu sokan, karşıdakinin sözünü kesen, öfkelerini, dürtü ve sosyal davranışlarını kontrol edemeyen davranışları nedeniyle, eğitimlerini, iş yaşamlarını, evlilik sürecini kişiler arası ilişkilerini sağlıklı bir biçimde yürütemeyen ya da bu konularda sorunlar yaşayan kişiler olarak değerlendirilebilir ve de temelde yatan ve tüm bu sonuçları doğuran gerçek tanı atlanabilir. Bu da onların kişisel ve toplumsal yaşamlarında (örn; sınıfta kalma, çevredekilerle çatışıp kavga etme, sık boşanma, adli olaylar yaşayabilme, okuldan ya da işten atılma vb.) olumsuz sonuçlara yol açabilir.
