Bağımlılık, bireyi, aileyi ve toplumu etkileyen en önemli sağlık sorunlarından birisidir. Dünyada tüm ölüm nedenleri arasında bağımlılık sorununa bağlı ölüm, ilk sıralarda yer almaktadır. Günümüzde madde kullanımının ve madde kullanımına bağlı eşlik eden hastalıkların artmasıyla da bağımlılık tedavisi için çok kapsamlı yeni tedavi uygulamaları önem arz etmektedir. Bu bağlamda psikofarmakolojik yöntemlerin yanı sıra, bağımlılık sorunu olan bireylerin iyileşme kriterlerinin gözden geçirilmesi önceliklidir. Bu nedenle, bu kişilerin iyileşmelerinde etkili olan yaşam tarzı değişikliğini gerçekleştirmeye yardım eden psikososyal müdahalelerin farmakolojik tedavi ile birlikte kullanılması önemlidir. Bağımlılık tedavisinde bu bütüncül yaklaşımın kullanılması aynı zamanda tedavi başarısını da olumlu olarak etkilemekte ve birçok sorunun ortaya çıkmasını da önlemektedir.
Sadece madde ve alkol kullanımı değil, internet, kumar, alışveriş gibi diğer bağımlılık davranışları da her sosyoekonomik ve sosyokültürel düzeydeki bireyleri etkileyen bir sorundur. Bu nedenle bağımlılık, yalnızca sağlık sorunu olmaktan ziyade ülkelerin ekonomisini, madde etkisiyle işlenen suçlarla ilişkili yasal sorunları ve yaşam kalitesinin düşmesi gibi birçok durumu içermektedir. Giderek artan bu sorunla ilgili, ülkelerin bağımlılıkla mücadele politikaları geliştirmeleri son yıllarda ayrıca önem kazanmıştır.
